21 Kasım 2014 Cuma

dünden bugüne zeynepcik

bizim çocukluğumuzun en büyük eksikliği, yaşanan o günlere ait hatıra kalacak karelerin azlığıdır, benim gibi anı biriktirmeyi, o anı fotoğraflamayı seven biri için...

bizler küçüklüğümüzü, o günlerde gittiğimiz yerleri, tanıştığımız, oyunlar kurduğumuz arkadaşlarımızı, alındığı gün heyecandan uyuyamadığımız oyuncaklarımızı, bayramlık ayakkabılarımızı, annemizin yaptığı meyveli pastanın üstüne yaşımız kadar mum dikilerek kutlanan doğum günlerimizi ve bunun gibi bir çok anıyı ancak belleğimize attığımız kadar veya şans eseri fotoğraf makinesinde 36 pozdan geriye kalan olduysa çekilen yalnızca bir fotoğraf karesiyle anımsamak zorundayız...ses kaydımızın varlığı ise çok daha küçük bir ihtimal...ancak eski bir kasetin üstüne, ortamdaki diğer kişilerin sessiz olmasını sağladıktan sonra, kaydedilmiş bir kaç kelamdan öteye geçmez...

ama yeni nesil öyle değil...biz teknolojik ebeveynler her anlarını kayıt altına alıyoruz...kim bilir belkide bazen abartıyoruz bile...öyle ki çocuğumuzun o anki halini biz bile telefonun camı arkasından görüyoruz..bu da kendime kocaman bir özeleştiri olsun...

ben blogumu açtığımda en büyük gayem ve arzum zeynebimin geleceğine bir hatıra bırakmaktı...yıllar geçip zeynepcik büyüdüğünde, okuma yazma öğrendiğinde, abla olduğunda 'bak annecim ben senin için seni anlatan bir günlük tuttum. bu senin :)' demenin heyecanını şimdiden yaşamaktı bu kararı almamdaki en büyük etken...
bugün eski fotoğrafların içinde tabiri caizse kayboldum...o anlara, günlere, yıllara gittim her baktığım karede...

işte dünden bugüne zeynebim...





















































































































                                 






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder